Plüton; güneş sistemindeki en küçük gezegendir hatta cüce gezegen olarak adlandırılır. Kütlesiyle zıt orantılı olarak, etkisi çok büyüktür. Plüton,  zenginlik ve refah anlamına gelen Plutus’tan türemiştir. Anlam olarak, yeraltındaki hazineleri, gizli serveti çağrıştırdığı kadar psişenin  (ruhun) zengin dünyasını da içerir.

Hades’e Yolculuk

Üç kardeş;  Zeus (Jüpiter), Poseidon (Neptün) ve Hades (Plüton) Titanları yendikten sonra, babaları  Cronus (Satürn) tarafından yönetilen dünyayı aralarında paylaşırlar. Zeus, göklerin; Poseidon, denizlerin ve okyanusların ve Hades yeraltının, karanlığın, görünmez  olan ince titreşimli süptil alemin yönetimini alır.

Yunan mitolojisi, Tanrıça Persefone’nun Hades’e yaptığı yolculuğu sembolik olarak şöyle anlatır:

Persephone (Bakire Tanrıça-Genç Kız), Olimpos Tanrısı Zeus ve Hasat Tanrıçası Demeter’in kızıdır. Yine bir gün, kırlardayken daha önce hiç görmediği Nergis çiçeğinin güzelliği karşısında büyülenmiş halde dururken, yer yarılır ve yer altı Tanrısı Hades atlı arabasıyla belirir ve Persephone’u zorla alıkoyarak yeraltına kaçırır ve onu eşi yapar.

Kızının kaçırıldığını öğrenen Toprak/Dünya Ana Demeter, her yerde kızını arar. Olan biten her şeye tanık olan Güneş Tanrısı Helios, bütün olup biteni ve kızı Persefone’nun nihai kaderini Demeter’e anlatır.  Güneşin yanında hiçbir şey gizli kalmaz. Kızının Hades tarafından yeraltına, ölüler diyarına kaçırıldığını öğrenen Demeter  kahrolur.  Duyduğu öfkeden ve üzüntüden dolayı, dünyadaki bütün ekinleri, tohumları kurutur.

Toprakta hiçbir ekin yetişmez ve meyve vermez olur. Dünyada kıtlık ve kuraklık hüküm sürmeye başlar. Bunu gören Zeus, bu duruma bir son vermek ister ama Demeter buna aldırmaz ve kızını görünceye kadar toprak ürün vermez olur.

Bunun üzerine Zeus,  haberci tanrı Hermes’i (Merkür), yeraltına Hades’in yanına göndererek, Persefone’nun yeryüzüne çıkmasını ve annesine geri verilmesini iletmesini söyler. Bu durum karşısında, Hades çaresiz bir şekilde karısı Persefonu Hermes’e teslim eder ama bunu yapmadan evvel, Persefone’a  yılın üçte birini yerin altında kendisiyle geçirmesi ve aralarındaki bağın kopmaması için dört tane nar tanesi yedirir.

Böylece, Persefone, Hades’ten tamamıyla kurtulamamaktadır. Demeter, kızına kavuştuğunda doğa uyanır, yeniden canlanır, her yer yeşermeye ve çiçeklenmeye başlar. Bu, ilkbaharın başlangıcıdır ve her yerde bolluk ve bereket olur ve arkasından yaz mevsimi gelir. Persefone, kocası Hades’in yanına yerin altına indiği zaman dünyaya kış gelir ve doğanın rengi solar. Bu şekilde mevsimlerin döngüsü sürer gider.

Sembolizmin arkasında anlatılanlara bakarsak, Persefone  genç bir kız olarak yaşadığı çocuksu, saf, olgunlaşmamış  dünyevi realitesinde ölüp, Hades’in eşi olmasıyla birlikte, daha derin bir ruhsal realiteye geçerek, varlığının ruhsal tarafıyla tanışır ve ölüm ve tekrardoğuş temalarını deneyimleyip yeraltından yeryüzüne çıktığında dünyaya ilkbaharı, ışığı, umudu ve hayatı getirerek toprağın tekrardan hayat bulmasına aracı olur ve mevsimsel döngüyü tekrar başlatır.

Persefone, çocuksu  karakterini terkedip , bilge bir kadın karakterine dönüşmüştür.  Hades’in kendisine verdiği nar; doğurganlığın, verimliliğin, zenginliğin, bolluk ve bereketin sembolüdür. Narı yemesiyle birlikte,  çözülemez bir evlilik bağıyla Hades’e sonsuza kadar bağlanmış olur. Hades’in aracılığıyla başlamış olduğu inisiyasyon hiçbir zaman bitmez.

Astrolojik doğum haritalarında, Plüton’un diğer gezegenlerle yaptığı açılar, gezegenin sembolize ettiği konularda yoğunlaşma, tutku, derinleşme, aşırılaşma ya da obsesifleşme (takıntılı hale gelme) yaratabilir.

Ya da tam tersine, bu konuları yadsımayı, şuuraltının derinliklerine bastırmayı, gömmeyi, sır ya da tabu haline getirerek ondan uzaklaşmayı ve hayatın içine almamayı da getirebilir. Hades’in Persephone’u zorla alıkoyması gibi, Plütonik enerjide, güç kullanma, empozisyon , manipülasyon ve cinsel taciz de vardır.

Zümrüdüanka kuşu gibi küllerinden yeniden doğmak, rejenerasyon,  ölüm ve tekrardoğuş konuları, Plüton’un dönüştürücü etkilerinin yansımalarıdır.

Önemli bir Plüton transitinde, fiziksel ölüm, ruhsal-duygusal-maddi ölüm, ölüme yakın deneyimler, kayıplar, taciz, paranoya ve depresyon yaşanabilir.

Zeynep Dilek Yılmaz

13.4.2016

 

 

Takip Edin

Paylaşmak Güzeldir

Content Protection by DMCA.com

Telif Hakkı 2020@ Z.Dilek Yılmaz.